Hollanda ile A Milli Takımımız, EURO 2024 çeyrek finalinde karşı karşıya geldi. Berlin’de oynanan müsabakada ilk yarıyı 1-0 önde kapatan Ay-Yıldızlılar, ikinci devrede gelen üst üste gollere engel olamadı ve sahadan 2-1’lik yenilgiyle ayrıldı.
Gösterdiği performansla herkesi gururlandıran A Milli Takımımızı yazarlarımız Mustafa Denizli ve Murat Fevzi Tanırlı mercek altına aldı.
İşte yapılan yorumlar:
Mustafa Denizli: Gururluyuz ve üzgünüz
Milli takımın bugüne kadar oynadığı maçlarda, grup maçları ve Avusturya maçının ikinci yarısı hariç, bu akşam en iyi performansı sergilediğini söylemek mümkün. Hollanda bizim bildiğimiz eski Hollanda değil ama bir futbol ülkesi. Tecrübeli bir takım. Burada öne geçtik ikinci yarıda nereden kaynaklandı, nasıl oldu bilmiyorum ama geriye düştük. Maçtan sonra Hakan Çalhanoğlu’nun yaptığı bir açıklama var. Ben oradaki bir kelimeye takıldım. “Keşke bu kadar geriye çekilmesiydik” diyor. Ben bunu ne için söylendiğini şu ana kadar çözemedim. Bu maçın özetini aslında Hakan yapıyor. Bu “keşke” kelimesini soyunma odası için mi saha içi için mi kullandı. Soyunma odası içinse teknik ekip içindir, saha içi kullandıysa futbolcudan kaynaklanan psikolojik bir durumdur. Biz dolayısıyla bu maçı kazanma potansiyeline sahiptik. Keşke kelimesi olmasaydı.
WEGHORST’A HAZIR DEĞiLDiK
Weghorst’un oyuna girmesiyle ilgili ciddi bir önlemimiz olmadı. Buna hazırlıklı değildik. Onun girişi Hollanda adına kanat ataklarını daha etkin hale getirdi. Şanssız mıydık, evet şanssızdık. İkinci golü bulabilir miydik, evet bulabilirdik. Burada şanssızlıktan da rakip içinde şanslı olmaktan bahsedebiliriz. Genel itibariyle turnuvada ilk maçtan bu ana kadar oynadığımız maçlara kadar şu ifadeyi kullanabiliriz. Grup maçlarında 45 dakika iyi oynayarak 16’ya yükseldik. 16’da oynadığımız ilk 45 dakika çok etkili futbolla çeyrek finale yükseldik. Turnuvanın en iyi maçını oynadığımız Hollanda’ya kaybederek elendik. Şartlar ne olursa olsun milli takım ülke insanını üzmedi, gururlandıracak bir sonuç aldı diyebiliriz.
DEĞiŞiKLiKLERDE ÇOK GEÇ KALDIK
Oyuncu değişikliklerinde geç kaldık. Özellikle Kenan YıldızKerem Aktürkoğlu değişikliği çok geç kalmıştı. Hollanda karşısında 2-1 geriye düştüğümüz andan itibaren Cenk Tosun-Semih Kılıçsoy hamleleri de oldukça geç kalınmış değişikliklerdi. Esasında maçın özetini Hakan Çalhanoğlu’nun maç sonundaki gözyaşlarında görebiliriz. Hakan’ın gözyaşları 3 şeyi ifade ediyor.
1- Hakan’ın kendi gözyaşları
2- A Milli takımın gözyaşları
3- Ülkenin gözyaşları
Bu maçın özeti o gözyaşlarında saklı. Ben bu milli takımda çeyrek final oynamış bir teknik direktör olarak şunu net bir şekilde ifade edebilirim ki Hakan Çalhanoğlu’nun döktüğü yaşlar gurur gözyaşlarıdır. Bütün ekibe ülke adına söyleyemem ama kendi adıma teşekkür ediyorum.
Murat Fevzi Tanırlı: Kırmızı kart vermemesi skandal
Simons’un Mert Müldür’ün bileğiyle birlikte biraz üstünü ezmesini sarı kartla cezalandırması akıl almazdı. Mert’in pozisyonunda sakatlık tedavisi bile uzun sürmüşken VAR müdahalesi olmaması skandaldır. Acımasızlık, yaralayıcı müdahale sonrası bileğe müdahale ciddi faullü oyun kapsamında kırmızı gerektirir.
Turpin’in turnuvaya Almanya-İskoçya maçıyla başarısız performansla başlaması, sonraki maçlarında daha titiz yönetim göstermesine neden oldu. Bu maça da aynı özende başladı. Yarı final öncesi olması nedeniyle iki takımın da dikkatli ve kontrollü başlaması işini kolaylaştırdı. Özellikle A Millilerin 5’li savunmayla karşılaması, topu Hollanda’nın hakimiyetine vermekle birlikte pozisyon da yaşatmadı.
BU POZiSYONA TÜRKiYE’DE VAR KARIŞMASIN, ÜLKE KARIŞIR!
Ta ki Simons’un Mert Müldür’ün bileğiyle birlikte biraz üstünü ezmesini sarı kartla cezalandırması akıl almazdı.
1- Bu pozisyona Türkiye’de VAR karışmasın, ülke karışır!
2- Turnuvada kritik pozisyonların tekrarları sık ekrana gelmiyor. Ancak bu pozisyonda sakatlık tedavisi bile uzun sürmüşken VAR müdahalesi olmaması skandaldır. Yabancı hakem, yabancı VAR isteyenler için buyurun Avrupa’nın en iyileri!
3- Ayrıca ciddi faullü oyun olması için illa bilekten yukarıya temas şart değildir. Acımasızlık, yaralayıcı müdahale olduktan sonra bileğe müdahale de ciddi faullü oyun kapsamında kırmızı kart gerektirir.
İlk yarıda sadece 7 faul çalınması maçın temaslı oyun seviyesini gösterdi lakin en önemli pozisyonda kırmızı kart atlandı.
İkinci 45’te ise 16 faul oyunun adrenalin seviyesinin artmasının doğal sonucuydu. İkinci yarıdaki kartlara çok söylenebilecek söz yok. Ancak Portakallar 30’da 10 kişi kalmalıydı.
Barış Alper’in son adam olarak düşürüldüğü pozisyona da tartışmıyorum bile.
YUNANiSTAN GiBi BiZ DE SÜRPRiZ YAPABiLiRDiK
Southgate’in oyuncu değişiklikleri(değişiksizlikleri) İngilizleri hasta etti. Montella’nınkiler de bizi! Ya 60’larda ezbere oyuncular, ya da hiç! Bağıra bağıra gelen ataklar karşısında 77’ye kadar 2-1 yenik duruma düşmemizi bekledin sevgili Hocam!
Mutluyduk ama hep tedirgindik! Gürcistan’da Allah korudu, 3-1 coşkusu yaşadık. Portekiz’de ülke yine kaosa sürüklendi.
Çekya 20’de 10 kişi kaldı, kazandık, başardık.
Avusturya’yı yenemez dediler, kule Merih’le kazandık. Yolu kısalttık derken kapandıkça kapandık. Turnuvada İspanya dışında büyük ülkeler hayal kırıklığı durumdayken, bir 2004 Yunanistan sürprizi benzeri biz de yapabilirdik! Kısmet olmadı. Teşekkürler çocuklar! Hücum yapmayı düşünebildiğimiz yeni turnuvalara!