Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, yerel seçimlerde İstanbul Kadıköy’den Türkiye Komünist Partisi’nin (TKP) belediye başkan adayı olacak. “Komünist başkan” olarak da bilinen Maçoğlu’nun adaylığı gündemde tartışma konusu oldu. Gazeteci yazar Aytunç Erkin de bu konuyu bugünkü köşesine taşıdı.
Erkin, Maçoğlu’nun Kadıköy adaylığının perde arkasını yazdı.
İlgili yazı şu şekilde:
“CHP-İYİ Parti kopuşunun ardından bir tartışma da İstanbul’un en özel ve “CHP’nin kalesi” olarak bilinen ilçelerinden Kadıköy’de yaşanıyor.
5 Ocak’ta, Sosyalist Meclisler Federasyonu’ndan (SMF) yapılan açıklamada “Fatih Mehmet Maçoğlu (Ovacık, sonrasında da Tunceli Belediye Başkanı) yoldaşımızın İstanbul’un Kadıköy ilçesinde Türkiye Komünist Partisi (TKP) çatı partisi altında demokratik, sol-sosyalist güçlerin ortak adayı olarak yerel seçimlere girmesini karar altına almış bulunmaktayız” denildi.
Tartışma bu açıklamayla başladı.
TKP’den de “Kadıköy, TKP’nin bu bağlamda gündeminde olan bir ilçe değildi. Kadıköy’de yıllara dayanan bir çalışmanın ürünü güçlü bir örgüte sahip olmakla birlikte partimiz Sayın Maçoğlu’nun İstanbul ya da İzmir’de başka ilçelerde aday olması gerektiği düşüncesiyle hareket etti. Bu aşamadan sonra TKP kendi içindeki değerlendirme sürecini en kısa sürede tamamlayacaktır” değerlendirmesi geldi.
“Komünist Başkan” Maçoğlu’nun Kadıköy adaylığına muhalif medyadan da ciddi bir tepki geldi! “Muhalefete muhalefet etmeyin” cümlesini 31 Mart 2024 seçimleri öncesinde de duymaya başladık. Ya da Maçoğlu özelinde “Neden Kadıköy? Neden AKP’nin güçlü olduğu bir yerden aday gösterilmedi? Neden yoksul bir ilçe değil?” soruları da “muhalefete muhalefet etmeyin” sloganına eklenen sorular oldu. 2014 ve 2019’da TKP’nin belediye başkanı olan Maçoğlu’yla ilgili en yetkili isimle konuştum. TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan’a son tartışmaları sordum.,
TKP GENEL SEKRETERİ KEMAL OKUYAN: “Maçoğlu’nun kafası TKP ve Kadıköy konusunda net”
Neden Kadıköy?
Bizim tercihimiz değildi Kadıköy olarak. Tabii ki hiç dile getirilmemiş bir ilçe değil. Bize böyle bir durumu uzun süredir söylüyorlardı, biz de daha farklı bir il ya da ilçe demiştik. Kartal, Maltepe, Sarıgazi vardı. Sonra Kadıköy olunca bazı alternatifler dile getirdik. Normalde bizimle beraber yapılması gerekiyordu ya da TKP’nin yapması gerekiyordu bu açıklamayı. Detayları konuşmadan, Kadıköy meselesini bağlamadan pat diye Kadıköy adayı diye bir durum ortaya çıktı. Bu işin normali açıklamayı bazı konuları netleştirdikten sonra birlikte yapmamızdı. Biz konuyu değerlendirirken pat diye kamuoyu gündemine geldi. Bizim değerlendirme sürecimiz devam ediyordu. Kadıköy olmaz anlamında değil. Ama Kadıköy gibi zorlu ve çok karmaşık özellikleri olan bir yerde doğal olarak ciddi bir çalışmanın zeminini oluşturmak isteriz ilk önce. Bu zemin oluşmadan paldır küldür ilçeye giremeyiz.
Maçoğlu’nun Kadıköy adaylığı CHP ve muhalif medyada ciddi eleştirilere neden oldu.
“Kadıköy’de ne işin var köylü, köyünde kal” gibi söylemler bizi de provoke ediyor. Çok dik dururuz bu konuda. Memleketi kendisinin tapulu malı zanneden sonra da çoğulculuktan söz eden bu söylemle kavga ederiz. Ama şu anda biz değerlendirme yapıyoruz. Sağlıklı bir çalışma yürütüp yürütemeyeceğimize ilişkin bir değerlendirme bu. TKP’nin bir programı var, başka yerlerde adaylarımız var. Bizim açımızdan noktalanmış bir süreç yok. Yine de şunu söylemek istiyorum: Şu anda çıkan tablo ayrı bir mesele. Maçoğlu’na ve genel olarak sola karşı başlatılan bu tuhaf kampanyayı bozarız.
Şu anda iki durum var. Bir, sizin değerlendirmeniz sürüyor ve SMF’nin açıklamasını erken buluyorsunuz. İkincisiyse, “Başka yer mi yok? Neden Kadıköy?” açıklamalarına karşı “Bizi provoke etmesinler” diyorsunuz.
Bakın şöyle bir söylem var: “Burada nohut yetiştiremezsin.” Bu saçmalığa karşı da ben şunu söylüyorum: O zaman çıkarsınlar şimdiye kadar olduğu gibi bir müteahhit karşımıza, hesaplaşalım bakalım. Kim donanımlı, kim Kadıköylülerin hakkını savunuyor. “AKP’nin ekmeğine yağ sürüyorsunuz” dediler ama asıl şimdi AKP’nin ekmeğine yağ sürdüler. AKP’liler, “Gördünüz mü? Maçoğlu güzellemeleri yapıyorlardı bakın nasıl üzerine gidiyorlar” diye başladılar. CHP her açıdan AKP’ye yardımcı oluyor.
CHP Kadıköy’de çok güçlü. “Neden yoksulluğun olduğu ilçe değil” eleştirisi var.
Kadıköy’de yoksullar yaşıyor ama kimse bunu konuşmuyor. Kadıköy’ün kültürel ve ideolojik hattına orta sınıflar damga vuruyor ama bu ilçenin yoksul olmadığı anlamına gelmez. İkincisi evet İstanbul’da daha yoksul ilçeler var. Neden Kadıköy? Ki altını çizeyim değerlendirmemiz sürüyor. Ancak… Sosyalizm fikrini otantik, folklorik görenler var. Böyle oh ne güzel Tunceli/Dersim uzakta zaten, adam da sevimli alsınlar orayı diyorlar. Bunu kırmak zorundayız. Bizim açımızdan da iş ekip çalışması. Diyorlar ya “Kadıköy’ü nereden bilir Maçoğlu?” Ben mevcut belediye başkanlarının kaçının kendi bölgesinden yetişmediğini çıkarırım ortaya. Eğer Kadıköy’de Maçoğlu’nun adaylığı kesinleşirse bizim işimiz kuvvetli bir ekiple yola çıkmak. Anlamadığım şu: TKP, Kadıköy’de hep aday gösterdi. Bugün “defolun gidin” diyorlar ben de soruyorum: Neden korkuyorlar? CHP’ye aitse burası kazanırlar zaten.
Peki neden böyle bir tepki oluştu?
Çünkü; istedikleri gibi bir aday çıkaramayacaklar. Belediye başkanını, iş insanı, müteahhit, “nasılsa oylar geliyor” anlayışıyla belirleyemeyecekler. Fatih Maçoğlu’nun adaylığı gündeme geldi ve bundan rahatsızlık duydular. Çünkü; biraz solculuk yapmak zorunda kalacaklar, daha dikkatli aday seçecekler. Kafalarında iş dünyasından isimler vardı. Huzurları kaçtı. Bütün bunları biliyoruz ama yine de kararı olgunlukla vereceğiz.
Maçoğlu’nun isteği nedir?
İki konuda net: TKP ve Kadıköy’den. O kendi kişisel değerlendirmesi uzun süredir böyle. Maçoğlu’nun uzun süredir başka partilerden seçime gireceği de konuşuldu. Biz mesela bunu gündeme getirmedik. Maçoğlu’nun eğilimini bilmemize rağmen. Maçoğlu açısından TKP ve Kadıköy konusunda uzun zamandır netlik var ama biz başka ilçeler önermiştik ya da başka alternatifler. İstanbul ya da İzmir’de veya iktidarın güçlü olduğu bir yerde olabilir demiştik. CHP’nin tepkisinden kaçmak değil, Şişli’yi de önermiştik.”